Almanya Başbakanı Friedrich Merz, İsrail hükümetinin Gazze’deki askeri operasyonunu genişletme kararını kınayarak, sivil kayıplara dair endişelerini dile getirdi. Merz, İsrail ordusunun Gazze’deki hastaneye yönelik saldırısının kabul edilemez olduğunu vurgularken, genişletilmiş askeri operasyonun sivil halk üzerinde yıkıcı sonuçlar doğuracağının altını çizerek, uluslararası toplumun acil müdahalesini talep etti.
Almanya ve Belçika liderlerinin, İsrail’in Gazze’deki durumuna ilişkin sert çıkışları, uluslararası arenada tansiyonu yükseltmeye devam ediyor. Başbakan Friedrich Merz ve Bart De Wever’in Berlin’de düzenlenen ortak basın toplantısında dile getirilen ifadeler, çatışmanın insani boyutunu ve uluslararası hukukun ihlal edildiği yönündeki endişeleri bir kez daha göz önüne serdi. Bu karşılaşma, yalnızca iki ülkenin liderleri arasında değil, aynı zamanda İsrail’in askeri operasyonunu ve buna ilişkin uluslararası tepkileri tartışmak adına da kritik bir platform oluşturdu.
Gazze'deki Durum: İnsani Bir Felaket ve Uluslararası Hukukun İhlali
Merz'in açıklamaları, Gazze’deki karmaşık ve giderek kötüleşen insani koşulları acil bir şekilde ele almaya yönelik bir çağrıyı da beraberinde getiriyor. Ortadoğu uzmanları, İsrail’in askeri harekatının, sivillerin hayatını doğrudan hedef alması ve hastaneler gibi sivil tesislerin yıkılması gibi eylemlerinin, uluslararası hukukun temel prensiplerine açıkça aykırı olduğunu vurguluyor. “Bu durum, Gazze’yi tam bir felakete sürüklenmeye mahkum ediyor,” diye açıklama yapan Merz, özellikle sivillerin korunması konusundaki sorumluluğu hayata geçirilememesi durumunda, ciddi insan hakları ihlallerinin yaşanabileceği konusunda uyardı.
Merz, İsrail hükümetinin, askeri operasyonun amacını ve kapsamını net bir şekilde tanımlamaması ve sivillerin korunmasına yönelik somut adımlar atmamasının da büyük bir endişi kaynağı olduğunu dile getirdi. “Sadece hedef tahtası olarak Gazze’yi göstermek, sorumluluğu reddetmek ve mevcut koşulları daha da kötüleştirmek demektir,” diye konuştu. Bu yaklaşımın, bölgedeki istikrarı daha da tehlikeye soktuğunun altını çizdi. Merz'in hassasiyet gösterdiği nokta, çatışmanın “gereksiz yere” sivil ölümlerine neden olmasıydı.
İsrail Hükümeti Eleştirisi ve ‘Kabul Edilemez’ İfadeleri
Merz’in açıklamalarında, İsrail hükümetine yönelik doğrudan eleştiriler yoğun bir şekilde yer aldı. Başbakan, "İsrail hükümetinin orada yaptıkları ve İsrail ordusunun İsrail hükümetinin iradesini yerine getirmek için yaptıkları kabul edilemez” ifadesini sıkça kullanarak, askeri operasyonun kontrolsüz ve yeterince planlanmamış olduğunu savundu. Merz, özellikle İsrail ordusunun, sivillerle temas halinde olmadığına ve sivillerin korunması için gerekli önlemleri almadığına dikkat çekti. “Bu durum, Hamas’a karşı tamamen haklı olan eylemlerin üzerine ağır bir gölge düşürüyor” diyerek, Hamas’ın kendini savunma hakkını vurgularken, savaşın insani sonuçlarını da göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Merz’in, İsrail ordusunun, özellikle de son zamanlarda eleştirilen hastaneye saldırması konusundaki sert eleştirisi, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Bu eylem, uluslararası hukuka aykırı olduğu kadar, sivil halkın güvenliğini de ciddi şekilde tehlikeye atmıştı. “Bu olay, siviller arasında, olaya dahil olmayan üçüncü taraflar arasında, hastane personeli, hastalar ve gazeteciler arasında meydana gelen bu kayıplar, bu büyük çaplı askeri harekatın sonuçlarıdır” ifadesiyle, askeri operasyonun, sivillerin hayatını nasıl derinden etkilediğini bir kez daha gösterdi.
İşgal İhtimali ve Uluslararası Tepkilere Karşı Bekleme
Merz, aynı zamanda İsrail’in Gazze şehrini “işgal etmek için yürüttüğü genişletilmiş askeri operasyona” da karşı olduğunu açıkça belirtti. Bu, İsrail’in Gazze’ye yönelik olası bir genişleme hareketine karşı, uluslararası arenada bir uyarı niteliğindeydi. Merz, bu tür bir adımın, bölgede istikrarı daha da bozacağı ve daha fazla insan kaybına yol açacağı konusunda uyardı.
Bu tartışmaların, Uluslararası Güvenlik Konseyi’nde (İGS) alınacak olası bir karar ve büyük güçlerin, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin tutumu da göz önüne alındığında, daha da karmaşık bir hale gelmesi bekleniyor. Merz’in açıklamaları, Gazze’deki krizin çözümü için daha kapsamlı ve diplomatik bir yaklaşımın gerekliliğini vurgularken, insani yardımın bölgeye ulaştırılması ve çatışmanın tarafları arasında bir ateşkesin sağlanması için çabaların yoğunlaşması gerektiğini de işaret ediyor.