42 yaşında hayatını kaybeden Bensu Gürses, uluslararası ThetaHealing eğitmeni ve stil danışmanı olarak tanınan, aynı zamanda uzun süren karaciğer kanseriyle verdiği mücadele sonrası 1 Eylül 2025'te İstanbul’da hayatını kaybetmiş, spiritüel dönüşüm ve modern tıp arasında denge arayışıyla kaleme alınmış unutulmaz bir figür olarak hafızalara yerleşti.
Bensu Gürses: Hayatın Kısa Bir Işığı, Ruhsal Dönüşümün Öyküsü
Bensu Gürses, 2025 yılına damga vuran, özgün bir yaşam hikayesiyle hafızalara kazınan, 42 yaşındaki bir figürdü. Bir zamanlar stil, imaj danışmanlığı ve kişisel gelişim dünyasında adından söz ettiren, ardından ThetaHealing’in uluslararası alanda tanınan bir eğitmeni olan Gürses’in hikayesi, hayatın kırılganlığını ve ruhsal dönüşümün gücünü gözler önüne seren dokunaklı bir örnekti. Bu öykü, sadece bireysel bir kaybı değil, aynı zamanda insan ruhunun direncinin ve iyileşme potansiyelinin canlı bir kanıtıydı.
Bensu Gürses’in yolculuğu, 1983’te İstanbul’da başladı ve hayatının önemli bir noktasında, estetik ve ruhsal dönüşüm arayışıyla şekillenmeye başladı. Moda dünyasına adım atan Gürses, vakko gibi sektörün önde gelen markalarında stil ve imaj danışmanlığı eğitimi alarak, hem dış görünüşleri hem de içsel yaşamları düzenlemeye odaklandı. Bu süreçte edindiği uzmanlık, özellikle ünlü isimlere danışmanlık yaparak onu sektörde tanınan bir isim haline getirdi. Gürses'in yaklaşımı, sadece görünüşe odaklanmakla kalmayıp, bireyin içsel dengesini ve yaşam felsefesini de değiştirmeyi amaçlıyordu.
Ancak hayatın beklenmedik bir anında, Bensu Gürses'in kaderi değişti. Tanıdığı karaciğer kanseri teşhisi, onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Doktorların yalnızca 6 ay ömrü kaldığı yönündeki tahminler, Gürses’in hayatına yeni bir anlam katarken, aynı zamanda onu ThetaHealing’in derinliklerine itmişti. Bu spiritüel şifa yöntemi, sadece fiziksel iyileşme arayışında değil, aynı zamanda ruhsal bir dönüşüm için bir kapı açmıştı. Gürses'in kendine özgü yaklaşımıyla, bu teknikte uzmanlaşarak uluslararası bir eğitmen haline geldi. Türkiye’de ve yurt dışında birçok öğrenci yetiştiren Gürses, özellikle kadınların içsel gücünü keşfetmesine destek olmayı misyon edindi. "İyileşme içten başlar." felsefesiyle binlerce kişiye dokundu, onlara sadece fiziksel bir iyileşme değil, aynı zamanda hayatlarına yeni bir bakış açısı suntu.
Maalesef, bu umut dolu yolculuk 1 Eylül 2025 gecesi, yaklaşık saat 23:00’te sona erdi. Karaciğer kanseriyle uzun süren mücadelesini kaybeden Gürses’in ölümü, sevenlerini ve danışanlarını derinden sarstı. Cenaze töreni, 2 Eylül Salı günü öğle namazının ardından İstanbul Ortaköy Teşrifatçı Hacımahmut Camii’nde düzenlendi ve ardından naaş, İzmir/Urla’daki aile kabristanına defnedildi. Bu mekanı, Gürses’in ruhunun sonsuzluğa doğru yükselişinin bir sembolü olarak görebilmek, acının hafifletici bir yönüydü.
Bensu Gürses’in hayatı, aynı zamanda magazin dünyasında da kısa süreliğine gündeme gelmişti. Ünlü şarkıcı Hakan Peker ile bir dönem geçirdiği iddialı aşk, kamuoyunun büyük ilgisini çekmişti. Ancak Gürses, bu tür söylentilere karşı genellikle sessizliğini koruyarak, özel hayatını tamamen kamuoyundan uzak tutmayı tercih etmişti. Bu yaklaşım, onun hayat felsefesinin bir parçasıydı: Gürses’in enerjisini ve dikkatini, sadece danışanlarına ve ThetaHealing’in yayılmasına odaklamaktı.
Uzun süren bir süreci kapsayan karaciğer kanseriyle mücadele eden Gürses, modern tıp yöntemlerinin yanı sıra holistik yaklaşımlar da uygulayarak yaşamını dengelemeye çalıştı. ThetaHealing’de yaşadığı ruhsal dönüşüm ise, hastalığınla başa çıkmasında kritik bir rol oynamıştı. Bu teknik, Gürses'in hem fiziksel hem de zihinsel sağlığını iyileştirmesine yardımcı olmuştu. Ancak ne yazık ki, tıbbi müdahaleler ve ruhsal çabalar, hastalığın ilerleyişini durduramamıştı.
Bensu Gürses’in mirası, sadece profesyonel hayatındaki başarısıyla değil, aynı zamanda ThetaHealing aracılığıyla hayatlarına dokunduğu insanlarla da yaşamaya devam ediyor. Onun hikayesi, hayatın her anın değerli olduğunu, ruhsal dönüşümün imkansız olmadığını ve iyileşme potansiyelinin her bireyde olduğunu hatırlatıyor. Gürses’in adı, bugün hala birçok kişi tarafından takdir ediliyor ve onun öğretileri, yaşam felsefesinin bir parçası olarak yaşamaya devam ediyor.
Bu kısa ve dokunaklı hayat hikayesi, sadece bir bireyin kaybını değil, aynı zamanda hayatın anlamını ve insan ruhunun gücünü sorgulayan bir çağrı niteliğindeydi. Bensu Gürses, hayatının son anına kadar tuttuğu bu direnci, gelecek nesillere ilham kaynağı olmaya devam edecek.