Uluslararası araştırma şirketi Ipsos'un her yıl merakla beklenen Küresel Mutluluk Endeksi'nin 2025 yılı sonuçları kamuoyuyla paylaşıldı. 30 ülkede gerçekleştirilen kapsamlı anketlere dayanan rapor, dünya genelindeki mutluluk seviyelerine ve bu seviyeleri etkileyen faktörlere ışık tutarken, Türkiye ile ilgili veriler dikkat çekici bir tablo ortaya koydu. Araştırmaya göre Türkiye, mutluluk sıralamasında en alt sıralarda yer alırken, 2011 yılından bu yana mutluluk oranında en büyük düşüşü yaşayan ülke oldu.
Ipsos 2025 Küresel Mutluluk Endeksi'nin Sonuçları Paylaşıldı
Ipsos tarafından Mart 2025'te yayımlanan "Küresel Mutluluk Endeksi 2025" raporu, 20 Aralık 2024 ile 3 Ocak 2025 tarihleri arasında 30 ülkede 23 bin 765 yetişkinle yapılan görüşmelere dayanıyor. Rapor, insanların genel mutluluk düzeylerini, mutluluğu ve mutsuzluğu etkileyen temel faktörleri ve geleceğe dair beklentilerini analiz ediyor. 2011 yılından bu yana dünya genelinde mutluluk seviyelerini takip eden Ipsos, bu yılki raporunda da önemli değişimlere işaret etti.
Türkiye Endekste En Mutsuz Ülkeler Kategorisinde Yer Aldı
Ipsos 2025 Küresel Mutluluk Endeksi'ne göre, Türkiye'de kendini "çok mutlu" veya "oldukça mutlu" olarak tanımlayanların oranı %49 (yüzde kırk dokuz) olarak ölçüldü. Bu oranın detaylarına bakıldığında, %8'lik kesim "çok mutlu" olduğunu belirtirken, %41'lik kesim "oldukça mutlu" olduğunu ifade etti. Buna karşılık, kendini "pek mutlu olmayan" (%37) ve "hiç mutlu olmayan" (%14) olarak tanımlayanların toplam oranı ise %51 (yüzde elli bir) oldu. Bu sonuçlarla Türkiye, raporda yer alan 30 ülke arasında mutluluk seviyesi en düşük ikinci ülke konumunda yer aldı. Sıralamada en mutlu ülkeler Hindistan (%88), Hollanda (%86) ve Meksika (%82) olarak belirlenirken; en mutsuz ülkeler ise Macaristan (%45), Türkiye (%49) ve Güney Kore (%50) olarak sıralandı.
Türkiye'nin Mutluluk Oranı Son 14 Yılda Büyük Düşüş Gösterdi
Raporun en çarpıcı bulgularından biri, Türkiye'nin mutluluk seviyesinde son 14 yılda yaşanan değişim oldu. Ipsos'un 2011 yılındaki ilk mutluluk endeksi araştırmasında Türkiye'de mutlu olduğunu belirtenlerin oranı %89 iken, 2025 yılında bu oranın %49'a gerilediği görüldü. Bu, 40 puanlık bir düşüş anlamına geliyor ve Türkiye'yi araştırmanın başlangıcından bu yana mutluluk seviyesinde en büyük düşüşü yaşayan ülke yapıyor. Türkiye'yi Güney Kore (-21 puan), Kanada (-18 puan) ve ABD (-16 puan) takip etti. Aynı dönemde mutluluk oranında en büyük artışı ise İspanya (+11 puan) kaydetti.
Ekonomik ve Sosyo-Politik Durum Türkiye'de Mutsuzluğu Tetikliyor
Ipsos raporuna göre, Türkiye'de mutsuzluğa neden olan faktörlerin başında ekonomik ve sosyo-politik durum geliyor. Araştırmaya katılan ve kendini mutsuz olarak tanımlayan katılımcılar arasında "ülkedeki ekonomik durum", "ülkedeki sosyal ve politik durum" ve "sosyal hayatım ve statüm" en sık belirtilen mutsuzluk kaynakları oldu. Bu faktörler, Türkiye'yi diğer birçok ülkeden ayrıştırarak bu alanlardaki memnuniyetsizliğin altını çizdi. Dünya genelinde ise mutsuzluğun en büyük itici gücü olarak "kişisel mali durum" öne çıkıyor.
Türk Halkının Yaşam Kalitesi Algısı ve Gelecek Beklentileri Ölçüldü
Raporda, Türkiye'deki katılımcıların mevcut yaşam kalitelerine ilişkin algıları da incelendi. Buna göre, Türkiye'deki bireylerin sadece %27'si "mevcut yaşam kalitem iyi" ifadesine katıldı. Geleceğe yönelik beklentiler sorulduğunda ise, katılımcıların %39'u "beş yıl sonra genel yaşam kalitemin şu ankinden çok daha iyi olmasını bekliyorum" yanıtını verdi. Bu oran, mevcut durumdan memnuniyetsizliğe rağmen geleceğe dair bir umut taşındığını gösterse de, diğer birçok ülkeye kıyasla daha düşük bir beklenti seviyesine işaret ediyor.
Dünya Genelinde Mutluluk Seviyelerinde Değişimler Gözlendi
Ipsos'un araştırması, dünya genelinde de mutluluk algısında önemli farklılıklar olduğunu ortaya koydu. Hindistan, Hollanda ve Meksika en mutlu ülkeler olarak zirvede yer alırken, bazı ülkelerde mutluluk seviyelerinde düşüşler yaşandığı gözlendi. Rapor, bireylerin mutluluk algısında aile ve çocuklar, takdir edildiğini ve sevildiğini hissetme, hayatının kontrolünün kendinde olduğunu hissetme gibi faktörlerin genel olarak ön planda olduğunu, ancak mutsuzluk söz konusu olduğunda finansal durumun belirleyici bir etken haline geldiğini gösteriyor.
